23 YAŞINDA 1 CD !
- Cemre Delier

- 5 Şub 2023
- 4 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 14 May 2024
Bir doğum günü yazısında daha huzurlarınızdayım, deli kızınız bir yaş daha alıyor sevgili okur. Gözlerinizin önünde, bu satırlarda büyümeye devam ediyorum. Bu yıl doğum günümün geldiğini, doğum günüme bir hafta kala fark ettim. Yurt dışı seyahatim, Büyük ananemi kaybedişimiz, birtakım sağlık problemlerim ve gayet tabi duygusal karmaşalarımın dalgaları arasında savruldum. Ama nihayetinde buradayım, 23. Yaşımın ilk gecesinde. Bu yıl doğum günümü ilk önce Candan Erçetin konserinde ailemle, sonra denize nazır bir restoranda yakın arkadaşlarımla kutlayacağız. Yani geçen yılki gibi sessiz, sakin ve ruhsuz olmayacağını umuyorum. Candan’ın benim hayatımda çok farklı bir yeri var. Candan, annemin şarkıları demek, annemle geçirdiğimiz en güzel zamanlar demek, annemin hislerinin tercümanı demek, annemin eski kızıl saçları demek, annemi anlamak demek benim için. Bu yıl konser öncesi yoğun bir Candan playlist’ine maruz bırakırken kendimi, şunu çok iyi fark ettim ki, artık Candan’ın şarkıları benim de yüreğimi titretiyor. Sevgili okur, Annemi anlamaya başladığım yaşlarıma giriyorum… Bu yüzden, bu yılki yazımda hislerimi Candan’ın şarkılarıyla anlatacağım. Öncelikle söylemeliyim ki, Ben bu 23 Yılda sahiden “Parçalandım” Ve her bir parçam ayrı yere bıraktım... Birini açık denizlerin en derin yerine attım, kürek çektim, uzaklaştım, dönüp arkama bakmadım bile… Birini yüksek dağların zirvesine çıkardım, hiç kimse kurtarmasın, kurda kuşa yem olsun diye... Birini hiç unutmadığım o küçük şehirde bıraktım. Dönemedim, kim bilir, belki dönsem de bulamazdım, Birini çok sevdiğim bir dostta unuttum. İstedim, geri vermedi, meğer benden pek haz etmezmiş… Birini büyük bir aşk uğruna ateşlere attım. Bilerek, isteyerek, ama asla pişman olmadım... Önce savruldum, yok oldum. Sonra dinlendim, duruldum. Ve her giden parçam yerine,yenisini doğurdum... Hayatımdan uğurladığım herkesin arkasından 'Canı Sağolsun' demeliyim: Sevenin de, sövenin de ah edenin de, Ah canı sağolsun... Gelenin de, gidenin de, dönmeyenin de, Ah canı sağolsun... Bu dünyaya sevmeye geldim, Eşi dostu görmeye geldim... Mutlu oldum, dertli oldum, Aşk uğruna sarhoş oldum... Hancı oldum, yolcu oldum, Meşk uğruna sırdaş oldum... Güçlü oldum, suçlu oldum, dost uğruna yoldaş oldum... Hem soruldum, hem sürüldüm ben.... Ama hepinizin canı sağolsun... Bazen kendime çokça sorduklarımdan bahsetmeliyim, 'Neden': Neden anlamaz insan yanındayken kıymetini.. Neden söylemez insan sevdiğine sevdiğini...Neden cimridir insan, anlatırken minnetini...Neden sabırsız insan, gösterirken öfkesini...Neden sevinir insan zafer kazandığında, kazanmak neye yarar ki kaybeden olduğunda... Yarın çok geç olunca pişman olmak boşuna... Gururun neye yarar ki yalnız kalmaktan başka...Yarın çok geç olunca isyan etmek boşuna…
Hiddetin neye yarar ki yalnız kalmaktan başka… Neden yar neden… Bilinmez acı çekmeden… Neden can neden...Görülmez günü gelmeden… Tabii, hayatta hissedebilmek için sürekli tekrarlıyorum 'Yaşıyorum' : Zengin çocukla fakir kızın aşkına, bir türlü kavuşup mutlu olmayışına, gözüm doluyorsa hala...Korkmaya gerek yok, yaşıyorum demektir! Bahçenin yemyeşil canlanışına, kirazın hınzırca çiçek açışına, yüzüm gülüyorsa hala...Korkmaya gerek yok yaşıyorum demektir! Düşenin dostunun olmayışına, düzenin buna hiç aldırmayışına, kanım donuyorsa hala, korkmaya gerek yok, yaşıyorum demektir! Anlatacak hikayelerim bitmedi henüz, Anlaşacak dostlarım tükenmedi... Yorgunluk kırgınlık hepsi gelir geçer, Her şeye rağmen yaşamak güzel! Ve her gün aynada kendime, ‘Elbette’: Güneş her akşam batıp hergün doğuyorsa, çiçekler solup solup tekrar açıyorsa, en derin yaralar kapanıyorsa, en büyük acılar unutuluyorsa, neden korkulur hayatta söyleyin bana! Elbette bazen çiçek açıp bazen solacağım... Elbette daldan dala konup sonra uçacağım… Elbette bazen hızla dönüp bazen duracağım… Elbette bazen söyleyip bazen susacağım… İnanmadım asla inanamam, her şeyin bir sonu olduğuna! Elbette bugün ağlıyorsam yarın güleceğim… Elbette önce çekip gidip sonra döneceğim! ‘Gamsız Hayat’dan, ‘Yalan’dan ve ‘Kırık kalpler durağında’dan alıntılar yapmak için hala kendimi fazla genç hissediyorum. Bana karşı oldukça cömert davranan hayatımı alındırmak istemiyorum. Dilerim ki, hiçbir yaşım kendimi bu şarkılarla ifade etmemi gerektirecek kadar acı hatıralar bırakmaz bana.22. Yaş günüm, pandemi koşulları sebebiyle sessiz ve sedasızca gelip hayatıma yerleşmişti, o yaşıma hiç alışamadım, hiç sevemedim. Ama şimdi kendimi tam olarak 23 Yaşında genç bir kadın gibi hissediyorum.Geriye dönüp baktığım deneyimler kalbimde bir sızı değil, yüzümde bir tebessüm bırakıyor. Kalbimde kimseye kinim kalmadı. Tekrar kelebeklerimle karşılaştım bu yaşımda. Sevgiyi, nezaketi, saygıyı ve en önemlisi güven’i dramaya, kaosa, o karın ağrıtan kötü heyecana tercih ettim. Benim ruhum yaş aldı sevgili okur. Şuan içimde bulunan sevgi, hissettiğim yoğun duygu, ileriye uzanabilir, mutlu bir birliktelik ile taçlanabilir, fakat yok oladabilir. Çünkü bir insan beni değiştirmedi, ben kendim değiştim. Bir daha hissedemem sandığım her şeyi, çok daha saf, kusursuz, berrak hissedebiliyorum çünkü büyü bozuldu, kilit kırıldı. Anladım ki, sevilenden değil, sevenden ileri geliyormuş ‘Aşk’. Aşk, ey, aşk! Dilimde sihirli bir sözcük gibi, yıllardır elimin değdiği, gözümün gördüğü, kulağımın işittiği her yerdesin, her yerde benimlesin. Kişiler, yerler, zamanlar değil, sen benimle, benim içimdesin. Bu cümleler zihnimden satırlarıma dökülürken, gözyaşlarım da ona eşlik ediyor. Bazen daha öğrenecek neyim kaldı? diyorum sonra diyorum ki, Ah Cemre, deli kızım, daha 23! Ailemin hala zonklayan ilk göz ağrısı, Consun’un annesi, kalbinden geçtiğim herkesin mutlaka bir kez geri dönüp baktıran Cemre’si, Can özüm ve su perimin yegane Cemre ablası, Hanfendi’nin little pony’si, Gül güzeli’nin deli kızı, Biriciğin, adı üzerinde biriciği, Deno’nun Cemo’su, Beg’in çitlembiği, İrili ufaklı, hayatına düştüğüm herkes bilsin ki, sebepsiz değildi. Evet bunu okuyan sevgili okur, seninle ne bağımız var da bu yazıları okuyorsun bilmiyorum, yalnızca teşekkür ederim, severek yahut söverek, istesen ya da istemesen de, bu satırları okuduğun sürece beni büyütüyor, benim hayatıma eşlik ediyorsun. CD23 Diyebiliriz artık. Yeni yaşımdan herkese sevgilerimle…



Yorumlar