BURUK BAYRAMLAR, ANANEME
- Cemre Delier

- 5 Şub 2023
- 4 dakikada okunur
Ankaradayım! Ah, Ankaram, ikinci yuvam, ruhumu dinlendiren, beni huzurla donatan şehir! Saat henüz sabah 6. Bayram sabahı ama, herkes ayakta. Ananemin evinde uyanmanın bambaşka bir havası var. Evet ananemin evi; kendisi 14 yıldır burada yaşamıyor ama burası benim için hala anane evi. Ananem benim bu hayattaki tek büyük kaybım. Allah daha büyük acılar yaşatmasın umarım. Onu kaybettiğimde, dünyada ölümün varlığını bütün bünyemde hissettiğimde 7 yaşındaydım. Sorsan dün yediklerimi hatırlamam belki, ama onunla ilgili her şey o kadar kazınmış ki hafızama; sesi bile kulaklarımda. Şimdi yatakta yatarken bile onun evin içinde dört döndüğünü, bu bayram telaşını, bizim burada oluşumuzun mutluluğunu, heyecanını bu şekilde dışavurduğunu hayal ediyorum. Burnumun direği sızlıyor, bunun artık en azından bu dünyada mümkün olmadığını bildiğim için. Ah anane, yokluğunda neler oldu bilsen; Ben seninle 7 sene geçirmiş olup, seni bu kadar özlerken ve anarken, dedem ve çocukların seni ne kadar özlüyorlar ve sana nasıl ihtiyaçları var bir bilsen. Dedemin bu 14 yılım her günü, her saati seni üzdüğü her gün için pişman olmakla ve senin kıymetini anlamakla geçti şüphesiz. Eskisi gibi bıçkın değil, tontiş bir dede oldu gerçekten. Teyzem, teyzem senin yerini aldı; herkesi eteğine topluyor, gerçek bir anne gibi hepimizin hayatındaki kararlar birazcık ondan geçiyor. Annem, ah annem. Anneme ne zaman gerçekten kızsam onun yaralı bir göçmen kuş oldugunu hatırlayıp ona senin yerine sımsıkı sarılıyorum. Ona yarenlik ediyorum, mutlu ve huzurlu olması için her şeyi yapıyorum, aklın kalmasın yani çok iyi bakıyorum. Has dayım, ne kadar büyüdü keşke görsen! Baba olmak insanı gerçekten de nasıl büyütüp olgunlaştırıyor görmelisin. Tabi hala eskisi gibi muzip, evimizin neşesi, eli kolu, herkesin her an yanında, has, hakiki! Yani aynı bıraktığın çocuğun, kocaman adam olmuş ama içindeki çocuğu da yaşatan hali. Can dayım, can diyorum çünkü ne yaparsa yapsın canımdan bir parça, sökülüp atılmıyor. Şeytan tüyü var onda bilirsin. Hep sevdiriyor kendini bir şekilde. En küçükleri olmasına rağmen, o bizim bütün ailemizin cesaret kontenjanını dolduruyor. O bizim kahramanımız. Anneminse gönlünün yumuşak tarafı. Hepimizin eli üzerinde. Hayatı pek kolay sayılmaz ama o, arkasında kocaman bir ailesi olduğunu hep hissediyor. Anane biz kocaman olduk biliyor musun! Özgem, İlayım nasıl büyüdüklerini bir görsen… Özgecan önümüzdeki sene üniversiteye adım atacak, nasıl hoş, nasıl güzel, nasıl havalı bir genç kız oldu. Ne kadar başarılı ve idealist olduğunu anlatmama gerek yok herhalde… Aklı o kadar başında ve adımları o kadar sağlam ki, çok başarılı ve güzel bir geleceği olacağı nereden baksan belli. İlaydam, kabul etmeliyim ki eğer burada olsan en çok ilaydayı severdin… İlaydaya baktığımda seni görüyor gibiyim. O kadar fedakar, bilgili ve anaç ki! İkisi bir arada nasıl oluyor bilmiyorum. Tübitak projesini de yapiyor, eve gelip börek de açıyor, o güzel gamzesini göstere göstere hepimize de kocaman gülümsüyor! Efem, hepimizin boyunu geçti… Gencecik toy bir delikanlı oldu; Sen onu bıraktığında prematüre bir bebekti fakat üzerine 60 kilo aldı ve 1.70 cm uzadı… Gitar çalışını o güzel sesini bir dinlesen… Bazen küçük olan o olmasına rağmen onun kollarının arasına sığınıyorum. Bu dünyanın bana verdiği en güzel hediye o, eminim tanısan sen de sohbetini çok severdin. Geldik şimdi hiç görmediklerine. Ceycey, senden sonra hayatımıza katılan ilk kişi. Ah o da nasıl büyüdü, nasıl boylu poslu yakışıklı bir genç oldu bir bilsen! Karakteri babasının aynısı. Zehir gibi zeki, ama aklı fikri muziplikte. Ama annesi üzerine titrediği için onun da çok parlak bir geleceği olduğuna eminim. Mehmet akif, canımın yarısı! Her Ankara’dan ayrılıp İstanbula dönerken ağlaya ağlaya ayrıldım ondan, nasıl akıllı, sevimli anlatamam. Emir ve Egeyi görsen, deyim yerindeyse bayılırdın! İki çift zeytin gözün “gadasını alıyorum”. Emir Alp resmen küçücük bir bedene sıkışmış koca bir adam! Ah, o küçücük ağzından çıkan kocaman cümleleri bir duysan! Daha 1 yaşındaydı abi olduğunda, ama sanarsın ki abi olmak için doğmuş. O kadar ılımlı, o kadar afacan. Keremigo, galiba o da munnimin yumuşak karnı, içi gide gide izliyor her hareketini. Ama bal küpü mübarek, öpmek sarılmak kafi gelmiyor hiç. Tabi son olarak sana anlattığım bu son 4lüyü borçlu olduğumuz yengelerim var. Birini zaten tanıyorsun, hatta senin nasıl güzel bir için varsa, içinden de geçirmişsin “keşke gelinim olsa” diye. Oldu bak, göremedin ama oldu. Hem de öyle güzel oldu ki! Senin emanetine en güzel, en çok o sahip çıktı. Dedem ona emanet. Artık anane evim ona emanet. Çok güzel bir yüreği, 10 parmağında 10 marifeti var. Bir de Ayşegül yengem var, O da bir kahraman eşi olmanın büyük yüklerini kaldırmakla mükellef ama üstesinden o da bir kahraman gibi geliyor. Emire de Egeye de hiç hissettirmiyor bu yokluğu, bir bakmışsın dağ bayır geziyorlar, bir bakmışsın denizde havuzda! Hayat herkese kendi başının çaresine bakmayı gerek kolay yoldan, gerekse zor yollardan öğretti. Sular aktı, yolunu buldu. Kaç bayram geçti, senin yokluğunun içimizde bıraktığı keskin burukluk geçmedi. Her bayram sabahı, her bir araya geldiğimizde, en içten kahkahalarımız orta yerinde kesiliyor. Kimse sesli dile getirmiyor belki artık ama, hepimiz seni çok özlüyoruz, çok arıyoruz. Senin bende bıraktığın bu etkiyi, küçüklerimin üzerinde bırakabilmeyi çok arzuluyorum. Aslında herkes daha küçükler, şimdi yapılanlar hatırlanmayacak bile diyor. Ama Necmettin Bey, ilk 5 yaşta yaşanan her şeyin insan zihninin en derinlerine yazıldığını söylemişti. Bu yüzden hepsine bir yetişkine davrandığım hassasiyetle davranıyorum. Güzel izler bırakabilmek umuduyla. Umarım onlar da beni, “Cemre abla”larını hep böyle severek, gülümseyerek hatırlarlar. Bugün hep birlikte o bayram şarkısını söyledik. “Sen, gittin gideli içimde öyle bir sızı var ki yalnız sen anlarsın… Sen şimdi uzakta, cennette meleklerle bizi düşler, ağlarsın…Bugün bayram, erken kalkın çocuklar!” Barış abi de söylediğine göre, bayramda böyle sızısı olan bir tek biz değiliz. Ama biliyorum, bizi görüyorsun ve hepimiz biliyoruz, elbet bir gün buluşacağız bu böyle yarım kalmayacak.



Yorumlar